Parti binasında düzenlenen kahvaltıda İlçe Eş Başkanı Cesim Çiçek, İl yöneticileri Mahmut Çakan, Engin Cengiz, Esenyurt belediye meclis üyeleri Elvan Uçar Kordu, Yıldız Serinyel ve ilçe yöneticileri de bulundu.
Esenyurt DEM Parti İlçe Eş başkanı Cesim Çiçek, parti yöneticileri, meclis üyeleri ve mahalle temsilcileri ile Esenyurt’un 43 mahallesinde yaptıkları çalışmalar neticesinde halkın sorun ve sıkıntılarını tespit ettiklerini söyledi.
‘’Esenyurt’ta halkın iradesi Kayyum ile Gasp Edilmiştir’’
Cesim Çiçek, ‘’Esenyurt’un 43 mahallesi var ve gerçekten bu 43 mahallede sorunlar hat safhadadır. Esenyurt küçük bir yer değil. Türkiye’de 57 ilden büyük yoğun bir ilçedir. Bu yoğunluk da sorun ve sıkıntıları beraberinde getirmektedir. Esenyurt’ta halkın iradesi Kayyum ile gasp edilmiştir. Bir belediye başkanı vardı. Halkın seçtiği belediye meclis üyeleri vardı. Ne yazık ki şu anda Kayyum eliyle yönetiliyor. Kayyum ’un da Esenyurt’ta hiçbir çalışması yoktur. Esenyurt’un yollarına, sokaklarına, temizliğine baktığımızda sanki 90’lı yıla geri gitmiş bir durumdadır. Yani hizmetlerde her anlamda aksamalar var. 43 mahallede yaptığımız çalışmalar ile 43 mahallenin hepsinde temizlik problemi var. Sosyal yardımlar konusunda hakkaniyetli davranılmıyor. İmar sorunları başlıca netleşmeyen bir konudur. Emlak ve çevre vergileri çok yükseltilerek, esnafın ve vatandaşın üzerine büyük bir yük oluşturulmuş. Birçok mahallede kreş ve okul sorunu başlıca bir eksikliktir. Sosyal ve kültürel alanlar yok. Araç park alanları sorunu var. Yani Kayyum eliyle dışardan getirilen ilçeyi tanımayan kişiler ilçeyi yönetmeye çalışıyor. Buda Esenyurt’u tanımadıkları için bir sürü eksik ve sorunları beraberinde getiriyor. Bize halktan gelen talep ve önerilerde Esenyurt’u dışardan gelenlerin değil, ilçeyi tanıyan burada yaşayan kişiler tarafından yönetilmesi isteniyor. Bunu her kesimden insanlar söylüyor. Fakat Kayyum olduğu için kimse ses çıkarmıyor’’ dedi.
‘’Esenyurt Rant Politikası ile Yönetilmiş’’
Kent Uzlaşısı belediye meclis üyesi olduğunu belirten Elvan Uçar Kordu yaptığı konuşmasında, Esenyurt’un sorunlarının büyümesinin sebebi önceki yönetimlerin ranta yönelik işleyişi olduğunu söyledi. Kordu, ‘’ Esenyurt’ta o kadar çok sorun var ki Kayyum öncesi ve daha önceki yönetimlerden bu zamana kadar gelmiş. Şu anda yaşadığımız Esenyurt’u var eden koşullar aslında bir birine çok benzer durumlardır. Bir rant politikası ile beraber ve o ranta dair işleyişin devam ettiği, gelen bir sonraki ne vermiş bayrağı ve böyle bir yönetim anlayışıyla Esenyurt yönetilmiş’’ dedi. Sözlerine devam eden Elvan Uçar Kordu, ‘’ Kayyum yönetimi ile beraber, belediye meclis üyesi olarak denetim mekanizması görevimiz hiçbir şekilde yaptırılmadı. Vermiş olduğumuz hiçbir dilekçeye geri dönüş yapılmadı. Halktan gelen şikâyetlere yönelik, belediye işleyişine yönelik başvurularımıza hiçbir şekilde cevap verilmedi. Bizler ise buna karşılık savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Fakat bunlara da takipsizlik kararı verildi. Belediye de verilen kararların tümü memur encümenlerin kararıyla, alınan kararlardır. Meclis üyesi olarak bizim hiçbir şekilde müdahalemiz olamıyor. Herhangi bir konuda bilgimiz olmuyor. İBB deki meclis üyesi arkadaşlarımızdan aldığımız bilgiler dışında kesinlikle bilgi alamıyoruz’’ dedi.
‘’Ahmet Özer’e CHP Yeteri Kadar Sahip Çıkmadı’’
İlçe Eş Başkanı Cesim Çiçek Esenyurt’un sorun, sıkıntı ve eksiklerini başlıklar halinde belirtmesi sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Tutuklu olan Ahmet Özer’e yönelik DEM Partinin desteği ve 3 Kasım’da yapılacak duruşma hakkındaki soruya cevap veren Cesim Çiçek, ‘’ DEM Parti ilk günden itibaren yani Ahmet Özer tutuklanana kadar alandaydık. Özellikle sadece Esenyurt değil İstanbul’da DEM Parti’nin tamamı buradaydık. Fakat CHP tarafından o ilk günlerde yeteri kadar sahip çıkılmadı. İlk gün belediyenin önünde kitlesel olarak CHP sahip çıksaydı eğer, durum değişebilirdi. Ama ilk gün maalesef CHP tarafından sahip çıkılmadı. Bizler Kent Uzlaşısı dosyası ile ilgili Eş Genel Başkanlarımız da dâhil olarak sonuna kadar ilgilendik. Fakat diğer konu olan yolsuzluk davası ile ilgili bizden biri dahi olsa, partimizin ilkesel duruşu gereği asla karışmayız. Yolsuzluk yapan birine biz ne karışırız, nede müdahil oluruz. Muhtemelen Kent Uzlaşısı davasından da berat edilecektir. Sonrasında ise belediye yönetimi meclisin iradesine bırakılmalıdır. Çünkü orada büyük bir halkın iradesi var. Bu iradenin içinden birileri yönetebilir. Esenyurt halkı seçtikleri bu irade ile hizmet almalı ve Kayyum kesinlikle gitmelidir’’
‘’İş Birliğimiz Süreç ile İlgili, Başka bir İttifakımız Yoktur’’
‘’Tabi meclise geldiği zaman bu durumda tüm arkadaşlarımız ile istişareler yapacağız. Biz yine ilkelerimiz gereği Kent Uzlaşısı ile hareket edeceğiz. Yani CHP ile belediye noktasında bir mutabakatımız olacak. Tabii taleplerimiz de olacak. Fakat bizim sadece süreç ile ilgili AKP ile işbirliğimiz var. Onun dışında ne ittifak durumumuz, ne de belediye noktasında bir iş birliğimiz yoktur. Bizim yerelde ve il bazında AKP ile hiçbir görüşmemiz olmamıştır. Genel merkez nezdinde sadece süreç ile ilgili görüşmeler yapılmaktadır’’ dedi.
‘’Barış Olursa, Siyaset Yapacak Alternatifleri Kalmıyor’’
TBMM’de İYİ Parti milletvekili Turan Çömez ile DEM Parti milletvekili ve meclis başkanvekili Pervin Buldan arasında geçen tartışmayla ilgili soruyu yanıtlayan Cesim Çiçek, ‘’ Bu ülkede barışı istemeyen, savaş üzerinden siyaset yürüten bir gelenekten gelen kişilerdir. Çünkü barış olduğu zaman siyaset yapacak başka alternatifleri kalmıyor. Bu söylemlerini yüzlerce kez kendisine iade ediyoruz. Aslında insanlar kendi tarihlerini bir okursa kimin nerden olduğunu iyi bilirler. Bu vatanın kurtarılmasında Kürtlerin birinci derece katkısı vardır. Bir kendi tarihini araştırırsa muhtemelen dışardan gelen biridir. Bir kadın Grup başkanvekiline bu şekilde hitap etmek doğru değildir. Türkiye’de kadın siyasetçinin en fazla bulunduğu siyasi partilerin en başındayız’’ dedi.
‘’Kayyum’u Esenyurt’ta İstemiyoruz, İrademizi İstiyoruz’’
DEM Parti İstanbul İl Yöneticisi Mahmut Çakan programda söz alarak, genel görüşlerini dile getirdi.
Çakan, ‘’Başta ilçe yönetimimiz ve belediye meclis üyelerimiz olmak üzere, toplumun büyük bir kısmı, sivil toplum örgütleri ve 43 mahalle muhtarlarıyla yerel sorunları, Kayyum ‘un toplumda açtığı yaraları ortaklaşa tartışıp ilçe eş başkanımızla basın ve kamuoyu ile paylaşmak istedik. Halkların oyları ile seçilmiş temsilcilerin, özellikle idari ve yargı kılıfıyla görevden alınıp kayyum atamaları sadece bir partiye değil; Türkiye’nin tüm partilerine ve Demokrasinin değerlerine, çoğulcu anlayışa yapılan bir darbedir. Biz bunu bir kayyum olarak biliyoruz. Ama aynı zamanda bir darbedir. Bunu böyle anlamak gerektiğini düşünüyoruz. Toplum şunu istiyor, biz esas temsilcilerimizi, irademizi istiyoruz. Kayyum’un Esenyurt ilçesinde olmasını istemiyoruz. Kayyum toplumda ciddi yaralar açmış durumdadır. Dolayısıyla bir an önce bu değişmeli ve Kayyum buradan gitmelidir’’ dedi.
News
